13 Mart 2012 Salı

ELMA

ELMAYI çok severim. Yemesini de dalında izlemesini de. Yeşil/sarı ya da kırmızı, fark etmez... En güzel kabuklu kış meyvesi...
***
Kelimenin aslı "alma"dır. Pek çok Türkçe kelimede olduğu gibi o da zamanla değişmiş, "elma" olmuş.
***
Deyimler vardır elma üzerine; "Bir elmanın iki yarısı olmak", "Elma yanak","Yarım elma gönül alma"...
***
Dini literatürde de yeri vardır bu somonsu meyvenin. Adem ile Havva onun merakından kovulmuştur cennetten ve insanoğlu dünyaya gönderilmiştir. Yasak elma ayağına...
***
Alevilerin kutsal meyvesi yine kırmızı bir elmadır...
***
Üvey annesi, Pamuk Prensesi öldürmek istediğinde de kıpkırmızı, pırıl pırıl bir elma verir. Bu büyülü meyveden o da nasibini almıştır yani...
***
Kızlar rejim yaparken çok tüketir, aslında bünyesinde, dişlerin çürümesini engelleyen mikroorganizmaları barındırdığı rivayet edilir,  ama abur cuburu sevenler, elmalı turtaya ya da kurabiyesine bayılır.
***
Ha bir de ilkokul anılarının süsüdür elma. Çok çalışırsan senin de olur, "elma"n kızarır, annen yanağından öper, baban harçlık verir.
***
Çok çalışmak demişken, merhum Steve Jobs da şimdilerde dünyanın bir numarası olan markasının adını "elma" koymuştur; "Apple..." Logoda birazı ısırılmış ama olsun...
***
Cemal Süreya'nın şiiri vardır "Elma" diye; "Şimdi sen çırılçıplak elma yiyorsun... Elma da elma ha allahlık... Bir yarısı kırmızı bir yarısı yine kırmızı..."
***
Elma bazen sadece bir "elma"dan ibaret değildir. Manevi olarak yani... Gökten 3 elma düşmüş... Sen de sanmışsın ki üçü de senin kafanın üzerine düşmüş, dünyan başına yıkmış...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder